Justin Kurzel
Justin Kurzel, 3 Ağustos 1974 tarihinde Gawler, Güney Avustralya'da dünyaya gelmiştir. Sanata olan ilgisi genç yaşlarda başlayan Kurzel, kariyerine başlangıçta farklı bir alanda yön verdi. 1990'ların sonunda Sydney'deki prestijli Ulusal Dramatik Sanatlar Enstitüsü'nde (NIDA) sahne tasarımı eğitimi aldı. Bu eğitim, onun ileride filmlerinde yaratacağı güçlü ve stilize görsel dünyaların temelini atmıştır.
Kariyerine The Mess Hall ve The Go-Betweens gibi Avustralyalı müzik grupları için video klipler çekerek başlayan Kurzel, yönetmenlik yeteneğini ilk olarak kısa filmlerle gösterdi. 2005 yılında çektiği "Blue Tongue" adlı kısa filmiyle dikkatleri üzerine çekti. Ancak onu Avustralya sinemasının en önemli yeni seslerinden biri olarak tanıtan ve kariyerinde bir dönüm noktası olan yapım, 2011 tarihli ilk uzun metrajlı filmi "Snowtown" oldu. Avustralya'nın en kötü şöhretli seri katillerinin gerçek hikayesine dayanan bu film, rahatsız edici atmosferi, gerçekçi şiddet tasviri ve güçlü yönetimiyle eleştirmenlerden tam not aldı. Cannes Film Festivali'nde FIPRESCI Özel Mansiyon ödülünü kazanan film, Kurzel'in ismini uluslararası sinema çevrelerine duyurdu.
"Snowtown"un sarsıcı başarısının ardından Kurzel, 2015 yılında William Shakespeare'in ölümsüz eserinden uyarlanan "Macbeth" filmiyle daha büyük bir prodüksiyonun başına geçti. Michael Fassbender ve Marion Cotillard'ın başrollerini paylaştığı film, Kurzel'in imzası haline gelen çarpıcı görselliği, karanlık atmosferi ve cesur yorumuyla büyük beğeni topladı. Cannes Film Festivali'nde Altın Palmiye için yarışan bu film, onun vizyoner bir yönetmen olarak konumunu pekiştirdi.
2016 yılında, yine Michael Fassbender ve Marion Cotillard ile çalıştığı, popüler video oyunu serisinden uyarlanan "Assassin's Creed" ile Hollywood'un büyük bütçeli dünyasına adım attı. Bu film, gişede beklenen etkiyi yaratmasa da Kurzel'in farklı türlerde de eserler verebileceğini gösterdi.
Sonraki yıllarda tekrar daha kişisel ve Avustralya kökenli hikayelere dönen yönetmen, Peter Carey'nin romanından uyarlanan ve eşi Essie Davis'in de rol aldığı "Kelly Çetesi'nin Gerçek Tarihi" (True History of the Kelly Gang) (2019) ile punk-rock estetiğini tarihi bir drama ile birleştirdi. Kariyerinin en beğenilen filmlerinden biri olan "Nitram" (2021) ile 1996 Port Arthur katliamına yol açan olayları anlattı. Film, hassas konusuna rağmen övgüyle karşılandı ve başrol oyuncusu Caleb Landry Jones'a Cannes Film Festivali'nde En İyi Erkek Oyuncu ödülünü getirdi. Son olarak, Jude Law ve Nicholas Hoult'un başrollerini paylaştığı gerilim filmi "The Order" (2024) ile kariyerine devam etmektedir. Eşi, ünlü aktris Essie Davis ile birçok projesinde iş birliği yapmaktadır.